Arazi GES İçin En Uygun Bölgeler Nerelerdir?

Güneş Enerji Santrali (GES) yatırımı yaparken en önemli faktörlerden biri, doğru bölge seçiminin yapılmasıdır. Çünkü güneşlenme süresi, ışınım şiddeti, arazi yapısı ve bağlantı olanakları bölgeden bölgeye büyük farklılık gösterir. Türkiye, güneş enerjisi potansiyeli bakımından Avrupa’daki en avantajlı ülkelerden biri olup, bazı bölgeler bu potansiyeli daha verimli şekilde değerlendirmeye uygundur.


1. Güneydoğu Anadolu Bölgesi

Bu bölge, Türkiye’nin en yüksek güneşlenme süresine sahip alanlarını barındırır.

  • Şanlıurfa, Mardin, Diyarbakır, Gaziantep gibi iller yıllık 3.000 saate yaklaşan güneşlenme süresiyle öne çıkar.

  • Arazi fiyatlarının görece uygun olması da yatırımcı için avantaj sağlar.


2. İç Anadolu Bölgesi

Düz ve geniş tarım dışı alanlarıyla GES kurulumu için oldukça uygundur.

  • Konya, Karaman, Niğde, Kayseri gibi iller, hem yüksek ışınım değerlerine hem de ulaşım altyapısına sahiptir.

  • Ayrıca rüzgar etkisi düşük olduğundan panel verimliliği daha stabildir.


3. Akdeniz Bölgesi

Yıl boyunca güneşin etkili olduğu bölgelerden biridir.

  • Antalya, Adana, Mersin gibi şehirlerde yıllık 2.800–3.000 saat güneşlenme süresi bulunur.

  • Bu bölgelerde turizmin yoğun olduğu alanlardan uzak yerler tercih edilmelidir.


4. Ege Bölgesi

Verimli arazileri, gelişmiş elektrik altyapısı ve bağlantı kolaylığı sayesinde yatırım açısından cazip bir bölgedir.

  • Denizli, Uşak, Aydın ve Manisa, yüksek ışınım değerleri ve sanayi bölgelerine yakınlıkları ile dikkat çeker.

  • Ancak bazı bölgelerde arazi fiyatları yüksektir.


5. Doğu Anadolu ve Marmara

Bu bölgelerde de güneş enerjisi potansiyeli mevcut olmakla birlikte, kış aylarında kar örtüsü, yüksek eğimli araziler ve gölgeleme riski nedeniyle yatırımcıların daha dikkatli analiz yapması gerekir.

  • Elazığ, Erzincan, Edirne ve Tekirdağ gibi iller uygun alanlar sunabilir.


Sonuç:

Arazi GES yatırımı için en uygun bölgeler; yüksek güneşlenme süresine, düz ve tarım dışı arazilere, altyapı erişimine ve düşük gölgeleme riskine sahip olanlardır. Doğru bölge seçimi, hem yatırımın verimliliğini artırır hem de geri dönüş süresini kısaltır. Bu nedenle proje öncesi bölgesel fizibilite çalışmaları titizlikle yapılmalıdır.